Kayıtlar

2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kitap: Kasım-Aralık 2018'de Neler Okudum?

Resim
Bir yılı daha bitiriyoruz... Aralık 2017'de ne demiştim? "Yine blog yazmaya başlayacağım." Bence fena geçmedi bu sene evet, istediğim kalitede ve sıklıkta yazmamış olabilirim ama bir şeyler için çabaladım bu da bir aşamadır değil mi? :) En azından okuma hedefimi tamamladım. 15 demiştim ve 18 kitapla yıla veda ediyorum. Şimdi hedefi biraz daha yükseltelim ve 22 diyelim. (25'i gözü yemedi 2-3de olsa az olsun be) Hedeflerden bahsetmişken kendimize yeni yıl için sözler verirken bunları uygulamaya dökebileceğimiz bir yöntem için size Barış Özcan'ın bizlere hazırlamış olduğu 2019'da zinciri kırma yazısını/videosunu şuraya bırakıyorum. Şimdiyse Kasım ve Aralık'ta okuduğum kitaplara gelelim. Kasım'da ha yazdım ha yazacağım derken yine oldu Aralık sonu. Sürgündeki Prenses Süreyya Çevresindeki insanların gerçek yüzünü görebilmek, davranışlarının gerçek sebeplerini öğrenebilmek ve eşini içinde bulunduğu buhrana karşı avutabilmek için psikoloji kitap

Kitap: Ekim 2018’de Neler Okudum?

Resim
Hamlet / William Shakespeare Talihsiz Hamlet'cim... Bir klasiği daha okumak amacıyla almıştım tabi ki. Beğendim mi evet muhteşem miydi wooow muydu yoo değildi ama güzeldi işte kaymak gibi aktı gitti. :) Kelimelerle özetleyecek olursak; baba sevgisi ve öç alma duygusu Peki bu kitap benim için neden önemli? 2018 yılında kendime belirlediğim kitap okuma sayısını bu kitapla tamamlamış oldum. Evet alkışları duyar gibiyim, konfeti mi o? Atla deve değil sadece 15 kitap hedeflemiştim ama hedef hedeftir arkadaşlar ütopya yaratmanın bir manası da yok hani. :)

Kitap: Eylül 2018’de Neler Okudum?

Resim
Momo / Michael Ende Kitabı Başak Kablan'ın instagram story'sinde görüp satın almaya karar vermiştim. İyi ki de almışım. Anlatımı basit, her yaştan insanın okuyabileceği günümüz dünyasında hepimizin yakındığı "ama zamanım yok ki" klişesine ışık tutan bir kitap. Hikayemizdeki ana karakter Momo, insanları etkin dinleyebilmesiyle ün salmış sokakta yaşayan küçük biz kızımız. Sadece yanına gelen insanları dinleyerek kişilerin kendilerini duymalarına olanak sağlayıp, kendi sorunlarına çözüm bulmasına yardımcı oluyor, kavgalı insanların barışmasına vesile oluyor. Yanına gelen arkadaşlarıyla beraber oyunlar yazıyor, keşfediyor ve oynayarak eğlenceli vakit geçiriyorlar. Tabi hikayeyi bulandıran bir zaman hırsızları çetemiz var. Bunlar insanları zaman tasarrufu adı altında kandırıp, yaptıkları işleri hızlandırmaları, bazı şeyleri hayatından çıkarmalarını ve böylece çok daha fazla zamana sahip olacakları konusunda kandırıyor. İnsanlar mutsuzlaşıyor, agresifleşiyor ve ya

Kitap: Ağustos 2018’de Neler Okudum?

Resim
Ağustos’u atladım mı atlamam! Sadece bayram arası kadar bir geç post diyelim. :) Neler okudum dersek ancak bir kitabı bitirebildim ama kalın bir kitaptı canım mazur görün. :) Okuduğum kitap aslında seri, ikincisini D&R’dan sipariş verdim ama seri kitap hariç diğerlerini göndermişler, üyeliğimden yazdım, mail attım telefonla aradım hala dönecekler... Neyse sinirlerime hakim olduktan sonra geri gelelim kitaba. Rüzgarın Adı (Kralkatili Güncesi #1) / Patrick Rothfuss Fantasik masalsı romanımızın ilk 200 sayfasını adapte olmakla son 400 küsür sayfasını bir solukta okudum. Kendimi o hayal dünyasına kaptırmayalı uzun zaman olmuştu. Olağanüstü güçler, aile ilişkileri ve kabul ediyorum biraz dram (ki ben severim) kokuyor. İkinci kitabı 1000 sayfa ve üçüncüsünün de yolda olduğu söyleniyor. Ben diyim Harry Potter siz diyin Lord of the Rings, gelir bir film serisi diye düşünüyorum. Film işi çıkmadan okuyun kardeşlerim! Size sesleniyorum sevgili D&R ekibi kitabımı gönderin! Müş

Kitap: Haziran-Temmuz 2018'de Neler Okudum?

Resim
Haziran ve Temmuz ayı boyunca yalnızca 1 kitap bitirebildim. Bu arada 10 günlük bir İngiltere seyahatim oldu maruz görün o yüzden. :) İngiltere serüvenimi de üşenmezsem yazacağım inşallah. Gelelim kitabımıza; İkigai Japon Yaşam Sanatı - Ken Mogi Bu kitabın başka bir yazarlı bir versiyonu daha var ve o daha çok popüler sanırım şuan. Kitabın arkasında yazan "Her sabah yataktan kalkmak için bir sebep..." cümlesini okuduktan sonra dedim işte senelerdir aradığım kitap! Hatta zaten bu cümleyi okuyup bana çok uygun olduğunu düşünen bir canım kankam almış kitabı hediye olarak. :) Uykuya düşkünlüğümle tanındığım ne yazık ki bir gerçek... Kitabı okumaya başladım, hadi gel ikigai üzerine yoğunlaşalım dedik, sabah bir parça çikolata yemek bile ikigai olabilir dedik, iyiymiş güzelmiş derken sevgili yazarımız işi ikigaiden çıkarıp Japon kültürünü baya milliyetçi bir yaklaşımla bir güzel anlatmaya koyuldu. 15 sayfa Japonya şöyle güzel, insanları böyle akıllı, herkes o biçim mu

Kraliçe'nin Notaları | Serkan Gürkan, String Inspirations Quintet

Dinleyin, dinletin serisinde bugün: Kraliçe'nin Notaları Bu yağmurlu yaz gününde Sezen Aksu iyi gider diye düşünürken kendimi violinin eşsiz sesinde kaybolurken buldum. Klasik müzikten ya da müziğin herhangi bir dalından çok anladığımı düşünmeyin ama insanın duygularını harekete geçiren her müzik güzeldir benim için, eh Serkan Gürkan ve ekibi de bunu gayet iyi başarıyor. İsmini ilk defa duyduğum için biraz kınadım kendimi açıkçası, eğer Sezen Aksu'nun şarkıları olmasaydı hayatta Türk bir müzisyen olduğunu düşünmezdim. Konseri var mı diye aradım ama bulamadım, aslında kendisiyle ilgili çok fazla paylaşım da yok ve bu beni üzüyor. Bir yerde sahne aldığını gören olursa bana söylesin ne olur. (Viyana'da yaşıyormuş.) :(

Kitap: Mayıs 2018'de Neler Okudum? | Book: What I read in May 2018?

Resim
🙆KOCA BİR HİÇ! :) Bu ay herhangi bir kitabı bitiremedim, ne yapayım yani okuyamadıysam, canım sağ olsun.       NOTHING! :) I couldn't finish any book this month, but what I can do if I couldn't read it, never mind, that's allright.

Kitap: Nisan 2018'de Neler Okudum? | Book: What I read in April 2018?

Resim
Romeo ve Juliet - William Shakespare Okumak için geç kalınmış bir kitap biliyorum. Ertelememin sebebi muhtemelen zaten konuyu biliyor oluşum. Sevgili Bay Daniels kitabını okuduktan sonra okumaya karar vermiştim. Muhteşem, başka ne diyebilirim ki... Yorum yapmak bile haddim değilmiş gibi geliyor. English name of the book: Romeo and Juliet I know, it was too late to read this book. Why did I read late? Because of I know the book's subject already. I decided to read this book after read "Loving Mr. Daniels" Georgous, what can I say more... It's not make sense even to comment. I apologize for not being word-perfect in English.

Instagram Bağımlılığım | My Instagram Addiction

Herkese merhaba, 2 yıl önce Facebook ve Twitter hesaplarımı kapatmıştım. Bunun sebebi kendilerini çokça pazarlayan arkadaşların paylaşımlarından bıkmamdı. Dün ise Instagram hesabımı dondurdum. Fark ettiyseniz aslında tamamen silmedim, cesaret edemedim. Son zamanlarda ilk boş kaldığım anda ya da sıkıldığım anlarda yaptığım tek şey Instagram'a girmekti. Bu arkadaş ortamında dışarıdayken de böyleydi, işten eve dönüp ailemle otururken de. En sonda evdekilere ve çevremdekilere insanların ne kadar çok gezdiğinden, ne hayatlar yaşadıklarından yakınır oldum. Instagram gerçek hayatı yansıtmıyor, bunu hepimiz biliyoruz ancak yine de bu durum bende mutsuzluk yaratmaya başlamıştı. Dün gece yatmadan önce Başak Kablan'ın YouTube hesabı ndaki "Özgüven Geliştirmenin 20 Yolu" videosunu izledim. Benim üzerimdeki etkisi "kendi hayatıma odaklanmalıyım" oldu. Neden zamanımı başkalarının hayatını izleyerek geçiriyorum ki dedim ve Instagram hesabımı dondurdum. Dondurdum çü

Kitap: Mart 2018'de Neler Okudum? | Book: What I read in March 2018?

Resim
Agatha'nın Anahtarı - Ahmet Ümit İlk Ahmet Ümit kitabımı neye göre seçtim derseniz içerisinde Agatha Christie geçmesi. :) Kitap kısa kısa öykülerden oluşuyor. Okunması rahat sürükleyici ve zaten kısa bir kitap. Bayılmadım ama sevdim. English name of the book: The Key of Agatha If you ask me how I choose the first read Ahmet Ümit's book, I choosed because of the name of the book contains "Agatha Christie" :) The book consists short stories. It is easy to readable, page-turnered and already a short book. I did not very fond of but I like it. Deli Çocuğun Güncesi - Özgür Bacaksız Bu kitapta yazılanların paylaşılması için kağıtların kullanılmasına gerek var mıydı bilmiyorum. Hem de bolca boşluk bırakılarak harcanmış sayfalar... Sanki aralara zorla yerleştirilmiş alıntılar ve nedense zorlama yazılmış hissi uyandıran cümleler... Sevmedim. English name of the book: Mad Child's Diary Was it necessary the use of papers to share what's written in the b

Seyahat: Abant - Mudurnu - Göynük - Beypazarı (Hafta sonu Turu)

Resim
Abant Hafta sonu tatili için çıktığımız yolda ilk durağımız Abant Gölü. Beklediğimin aksine etrafta hiç kar yoktu sadece dağın eteklerinde hafif beyazlıklar vardı bu yüzden hayal kırıklığına uğradım diyebilirim. Öncelikle Abant Tabiat Müzesi'ni(ücretsiz) gezdik, burada bir çok doldurulmuş hayvan görebiliyorsunuz. Gözlerindeki boncukları saymazsanız oldukça gerçekçiler. :) Göl etrafında yürüyüş yapıp, fotoğraf çektikten sonra göl kenarındaki bir restoranda kahvemizi içtik(10₺) ve Mudurnu'ya doğru yola çıktık. Abant'a gittiğinizde bolca fayton ve at göreceksiniz tabi aynı zamanda zavallı atların ne kadar kötü bir durumda olduğunu... Mudurnu Zamanında Dünya'ya iğne ihraç eden Mudurnu'ya vardığınızı nereden mi anlıyorsunuz o meşhur "Yumurta Tavuktan, Piliç Mudurnu'dan" heykelini gördüğünüz zaman .:) Şehir içinde dolaşırken hafta sonu olmasına rağmen hiç kalabalık değil ve gezenler ya turist ya da şehrin erkek halkı. Evler aynı Safran

Kitap: Şubat 2018'de Neler Okudum?

Resim
Öncelikle ne okuyamadığımdan bahsetmek istiyorum; Bela Davulları - Figen Alkaç Kısa kısa öykülerden oluşan bu kitabı ancak ve ancak yarısına kadar okuyabildim. Çok çalıştım bitirmeye ama ı-ıh yok olmuyor. :( Cümleler devrik ve uzun sanırım sanatsal bir anlatım var ama o sanat anlayışı bende yok ayrılıyoruz seninle... Yalnızlığın Başkenti - Hüseyin Cengiz Cemal Süreya'nın yaşamından anlar sunan bu kitap oldukça sürükleyiciydi. Özellikle yaşanmış hikayeleri okumayı sevenler için birebir. Ancak Hüseyin Cengiz kitabın başında bazı olayların kurgu olduğundan bahsediyor. Yine de okumaya değer. Kitabı okurken şunu fark ettim ki Cemal Süreya ile tanışma fırsatım olsa sanırım onunla pek anlaşamazdım. Nedense şairlerin hep uysal, sakin ve minnoş oldukları düşüncesine kapılıyorum. Aksine Cemal Süreya öfke problemi yaşayan biri, yaşadığı her olayla ilgili düşüncesini şiirlerine yansıtırken yüz yüze iletişimde ve özel yaşamında anlaşması zor bir insan olarak tasvir edilmiş. B

Kitap: Ocak 2018'de neler okudum?

Resim
Siyah Kuş - Jennifer Lauck  Kitabın konusu aslında kısa bir biyografi tadında, yazar 7 ile 10 yaşı arasında yaşadıklarını çocuk bakış açısı ve yazı dili ile bizlere aktarıyor. Kitapta belli bir kısma gelene kadar açıkçası bunların yazarın gerçek hayat hikayesi olduğunu bilmiyordum ve bunlar da pişmiş tavuğun başına gelmez ne dramdır arkadaş diye okuyordum. Sonrasında içim parçalanarak ama çok da merak ettiğim için olayları bir solukta okuyarak bitirdim kitabı. Kitabın en ilgi çekici yanı küçük yaşta bir çocuğun büyüklerden çok daha mücadeleci ve hayatta kalma hevesinin olması bence. Ah vah etmeden, dibe saplanmadan sadece olayı kabullenip bir şekilde o hayata devam edebilmek ve ayakta durabilmek. Kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum ve yazarı hayatının geri kalanını da oldukça merak ediyorum. Belki bir gün tüm hayat hikayesini de kaleme alır.         Funda - Kerime Nadir Okumaya başladığınızda konusu gerçekten çok bilindik ve basit, çıtır ç

Dizi: The Crown

Resim
Adından son dönemlerde sıklıkla söz ettiren Netflix dizisi The Crown'da Kraliçe II. Elizabeth'in hükümdarlığı zamanındaki siyasi ilişkileri ve Windsor hanedanlığının aile ilişkileri anlatılıyor. Kitaplarda olduğu gibi film ve dizilerde de gerçek yaşanmış olayların anlatılmasına bayılıyorum. Siyaseti pek sevmeyip, anlamıyor olsam da dizide diğer olaylarla o kadar güzel harmanlanmış ki hem bilgileniyor hem de sıkılmadan izleyebiliyorum. Benim ilgimi daha çok çeken kısım ise; babasının ölümüyle birlikte bir anda kendini Kraliçe olarak bulan II. Elizabeth'in eski yaşamı ile yeni yaşamı arasında çektiği sıkıntılar ve bunlarla nasıl başa çıkabildiği. Kraliyet her şeyin önünde duruyor ve siz ne bir eş, ne bir anne ne de kardeş olarak istediklerini yapabiliyorsunuz. 2 sezonu yayınlandı ve her sezon 10 bölümden oluşuyor. Ben henüz 1. sezonunu bitirdim ve 2.'yi izlemeye nasıl kıyacağım bilmiyorum. Oyuncuların ne kadar başarılı olduğundan bahsetmeden geçemeyeceğim, tüm ya

Atatürk Arboretumu

Bu yazımda size bir mekandan bahsetmek istedim. Mekanımızın adı adından da anlaşılacağı gibi Atatürk Arboretumu fakat ben hala bir yerlerde söz etmek istediğimde Atatürk Arboregtklmfk diyerek sonunu getiremiyorum :) Yeşili, doğayı, sakinliği seven kişiler gitsin öncelikle yoksa çok fiyasko bir gezi olabilir farklı karakterlerdeki insanlar için. Mekana giriş ücretliydi sanırım ama makul bir fiyattı. Atatürk Arboretumu'nun özelliği çeşit çeşit bitkilerin, ağaçların; bunların isimlerinin ve özelliklerinin yazılmış olması. Atatürk Arboretumu'nun varlığına internette yaptığım araştırmalar sonucunda ulaştım. Gittiğimde mayıs ayıydı sanırım. İlkbahar ve sonbahar gidilebilecek en güzel mevsimler bence :) İstediğiniz gibi dolaşabiliyorsunuz. Bir kere mis gibi bir havası var :) Ama en güzel yeri bence göletinin olduğu yer. İçinde ördekler, kazlar, kaplumbağalar mevcut. Özellikle salkım söğüt ağacının dallarının düştüğü bankta yerinizi kapıp saatlerce huzurlu vakit geçirebilirsiniz.