Kayıtlar

Ocak, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kitap: Ocak 2018'de neler okudum?

Resim
Siyah Kuş - Jennifer Lauck  Kitabın konusu aslında kısa bir biyografi tadında, yazar 7 ile 10 yaşı arasında yaşadıklarını çocuk bakış açısı ve yazı dili ile bizlere aktarıyor. Kitapta belli bir kısma gelene kadar açıkçası bunların yazarın gerçek hayat hikayesi olduğunu bilmiyordum ve bunlar da pişmiş tavuğun başına gelmez ne dramdır arkadaş diye okuyordum. Sonrasında içim parçalanarak ama çok da merak ettiğim için olayları bir solukta okuyarak bitirdim kitabı. Kitabın en ilgi çekici yanı küçük yaşta bir çocuğun büyüklerden çok daha mücadeleci ve hayatta kalma hevesinin olması bence. Ah vah etmeden, dibe saplanmadan sadece olayı kabullenip bir şekilde o hayata devam edebilmek ve ayakta durabilmek. Kesinlikle okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum ve yazarı hayatının geri kalanını da oldukça merak ediyorum. Belki bir gün tüm hayat hikayesini de kaleme alır.         Funda - Kerime Nadir Okumaya başladığınızda konusu gerçekten çok bilindik ve basit, çıtır ç

Dizi: The Crown

Resim
Adından son dönemlerde sıklıkla söz ettiren Netflix dizisi The Crown'da Kraliçe II. Elizabeth'in hükümdarlığı zamanındaki siyasi ilişkileri ve Windsor hanedanlığının aile ilişkileri anlatılıyor. Kitaplarda olduğu gibi film ve dizilerde de gerçek yaşanmış olayların anlatılmasına bayılıyorum. Siyaseti pek sevmeyip, anlamıyor olsam da dizide diğer olaylarla o kadar güzel harmanlanmış ki hem bilgileniyor hem de sıkılmadan izleyebiliyorum. Benim ilgimi daha çok çeken kısım ise; babasının ölümüyle birlikte bir anda kendini Kraliçe olarak bulan II. Elizabeth'in eski yaşamı ile yeni yaşamı arasında çektiği sıkıntılar ve bunlarla nasıl başa çıkabildiği. Kraliyet her şeyin önünde duruyor ve siz ne bir eş, ne bir anne ne de kardeş olarak istediklerini yapabiliyorsunuz. 2 sezonu yayınlandı ve her sezon 10 bölümden oluşuyor. Ben henüz 1. sezonunu bitirdim ve 2.'yi izlemeye nasıl kıyacağım bilmiyorum. Oyuncuların ne kadar başarılı olduğundan bahsetmeden geçemeyeceğim, tüm ya

Atatürk Arboretumu

Bu yazımda size bir mekandan bahsetmek istedim. Mekanımızın adı adından da anlaşılacağı gibi Atatürk Arboretumu fakat ben hala bir yerlerde söz etmek istediğimde Atatürk Arboregtklmfk diyerek sonunu getiremiyorum :) Yeşili, doğayı, sakinliği seven kişiler gitsin öncelikle yoksa çok fiyasko bir gezi olabilir farklı karakterlerdeki insanlar için. Mekana giriş ücretliydi sanırım ama makul bir fiyattı. Atatürk Arboretumu'nun özelliği çeşit çeşit bitkilerin, ağaçların; bunların isimlerinin ve özelliklerinin yazılmış olması. Atatürk Arboretumu'nun varlığına internette yaptığım araştırmalar sonucunda ulaştım. Gittiğimde mayıs ayıydı sanırım. İlkbahar ve sonbahar gidilebilecek en güzel mevsimler bence :) İstediğiniz gibi dolaşabiliyorsunuz. Bir kere mis gibi bir havası var :) Ama en güzel yeri bence göletinin olduğu yer. İçinde ördekler, kazlar, kaplumbağalar mevcut. Özellikle salkım söğüt ağacının dallarının düştüğü bankta yerinizi kapıp saatlerce huzurlu vakit geçirebilirsiniz.